Meme başı akıntısı
Yücel Sokak No:6 1. Levent Nisbetiye Mahallesi 34340 Beşiktaş İstanbul

Tiroid Kanserleri

Tiroid kanserleri endokrin kanserler içinde en sık görülen kanser olmasına rağmen, tüm kanserler ile karşılatırıldığında daha nadir görülen bir kanserdir. Kanser tanısı ürkütücü olmasına rağmen tiroid kanserli hastalarda tedavi sonuçları mükemmeldir. Tiroid kanserleri cerrahi ile kolayca tedavi edilebilirler, genellikle ağrı veya herhangi bir sekele yol açmazlar.
 

BELİRTİLERİ

 

Tiroid kanserleri küçükken herhangi bir belirti veya bulguya yol açmazlar. Genellikle başka bir nedenle yapılan rutin fizik muayene veya check up sırasında yapılan ultrasonografi ile tesadüfen  saptatanır.  Kanserli nodül büyüdükce aşağıdaki belirti ve bulgular görülebilir.

- Boyunda ele gelen veya görülebilen kitle
- Ses değişikliği, seste kalınlaşma
- Yutma güçlüğü, boğazda takılma hissi,
- Solunum güçlüğü,
- Boyun veya boğazda ağrı,
- Boyundaki lenf bezlerinde büyüme
 

NEDENLERİ ve RİSK FAKTÖRLERİ

 

Vücudumuzu oluşturan hücreler gibi tiroid bezini oluşturan hücreler de belli bir düzen içinde bölünürler, çoğalarak yıpranmış hücrelerin yerini alır ve zamanı gelince ölürler. Bu düzen değişik nedenlerle bozulunca hücreler kontrolsüz olarak çoğalmaya başlar ve yapıları bozularak normal hücreden farklılaşırlar. Bu anormal hücreler kitle oluşturacak şekilde toplanırlar ve zamanla çevre dokuları istila etme özelliği kazanırlar. Tiroid kanserine nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte.aşağıdaki faktörler tiroid kanseri gelişme riskini arttırmaktadır.

Yüksek doz radyasyona (ışın) maruz kalma: Baş ve boyun bölgesine uygulanan yüksek doz radyasyon tedavisi (ışın tedavisi) özellikle uygulama çocukluk çağında yapıldıysa tiroid kanseri riskini arttırır. 1940 ve 1950li yıllarda akne tedavisi, bademcik iltihabı ve adenoid (geniz eti) ve büyümüş lenf bezleri gibi nedenlerle ışın tedavisi uygulanırdı. Günümüzde daha çok bazı kanserlerin tedavisi için uygulanmaktadır. Akciğer filmi, diş için çekilen filmler ve mamografi tiroid kanserine yol açmaz.
Nükleer santrallerde meydana gelen kazalar sonucu yayılan radyoaktif maddeye maruz kalanlarda da tiroid kanseri riski artmaktadır. Buna en iyi örnek 1986 yılında Rusya’da meydana gelen Çernobil (Chernobyl) nükleer santral kazasıdır. Kazada etkilenen çocuklarda bir kaç yıl sonra kanser olguları ortaya çıkmaya başlamıştır. Nükleer santral kazalarında tiroid kanserinden korunmak için potasyum iyodür alınması kaza sonucu açığa çıkan radyoaktif iyodun tiroid bezi tarafından emilmesine engel olarak tiroid kanseri gelişimini önlemektedir.

Ailede tiroid kanser hikayesi bulunması

Bazı kalıtsal genetik sendromlar: Familyal medüller tiroid kanser, multiple endokrin neoplazi ve familyal adenomatöz polipozis gibi bazı genetik sendromlar tiroid kanseri riskini arttırır.
 

TANI


Tiroid kanserinde tanı tiroid nodülüne yapılan ince iğne aspirasyon biyopsisi veya tiroid nodülünün cerrahi ile çıkartılması sonrası patolojik inceleme ile konur. Tiroid nodülleri toplumda sık görülmesine rağmen tiroid kanseri tüm nodüllerin %10'undan azında saptanır. Patoloji inceleme sonrasında saptanacak olan tiroid kanserinin tipi hem tedavi kararında hemde hastalığın seyri hakkında fikir verdiğinden önemlidir. En sık karşılaştığımız tiroid kanser tipleri;

Papiller tiroid kanser: 
En sık görülen tiroid kanseridir ve tüm tiroid kanserlerinin %70- 80'ini oluşturur. Her yaşta görülmesine karşın en sık 30 ile 50 yaş arası karşımıza çıkar. Papiller kanser sonderece iyi seyirlidir ve çok yavaş gelişir. Öncelikle lenf nodlarına yayılır. Diğer kanserlerden farklı olarak tümörün lenf nodlarına yayılmış olması hastalığın seyri ve sağkalımı etkilemez.

Folliküler tiroid kanser: 
Tüm tiroid kanserlerinin % 10-15'ini oluşturur. Genellikle 50 yaşın üzerinde görülür. Papiller tiroid kanser gibi lenf nodlarına yayılabilmekle beraber, folliküler kanserler kan yoluyla akciğer ve kemikler gibi uzak organlara yayılma potansiyeli daha yüksektir.

Medüller tiroid kanser:
Tüm tiroid kanserlerinin % 5-10'unu oluşturur. Genellikle ailesel geçişlidir ve diğer endokrin problemlerle birlikte görülür. Kişide medüller tiroid kanser gelişebileceği kandan bakılan genetik testle saptanabilmektedir. Medüller kanserli kişilerin aile bireylerin RET proto-onkogen testinin pozitif olması ileride bu kişide büyük olasılıkla medüller tiroid kanser gelişeceğini gösterir. Bu bireyin tirod bezinin ameliyat ile tamamen çıkartılması medüller tiroid kanser gelişmesini önler.
 

Anaplastik tiroid kanser:
Nadir görülen  ve çok hızlı ilerleyen tiroid kanseri türüdür. Genellikle tedavisi zordur. Dahaçok 60 yaş üzerinde görülür.
 

TEDAVİ


Tiroid kanserinde tedavi kanserin tipi ve evresine göre değişmekle beraber, primer tedavi cerrahidir.

Cerrahi tedavi:
Tiroid kanserinin tedavisinde genel kabul gören yaklaşım tiroid bezinin tamamının veya güvenli olarak çıkartılabilecek tüm tiroid dokusunun cerrahi ile çıkartılmasıdır. Bu işlemler sırasıyla total tiroidektomi ve totale yakın tiroidektomi olarak adlandırılır. Lenf nodlarına yayılım söz konu olduğunda boyundaki lenf nodları çıkartılır. Bu işleme ise boyun diseksiyonu denir.

Tiroidektomi boyun ön yüzüne yapılan küçük bir kesi ile yapılır. Ameliyat sırasında tiroid bezine yakın komşuluğu olan iki yapının korunması hayati önem taşır. Bu yapılardan birincisi vücudumuzun kalsiyum dengesini ayarlayan paratiroid bezleridir. Paratiroid bezleri  fark edilmeden tiroid bezi ile birlikte çıkartıldığında veya kanlanması bozulduğunda kalsiyum yetersizliğine bağlı bulgular ortaya çıkar ve ömür boyu kalsiyum içeren tabletler almak gerekir. Diğer önemli yapı ise ses tellerimizi uyaran sinirdir. Bu sinirin zarar görmesi durumunda ses kısıklığı, seste kalınlaşma veya nefes darlığı gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu nedenlerle tiroid cerrahisi titiz ve dikkatli çalışmayı gerektirir ve bu konuda tecrübeli cerrahlar tarafından yapılmalıdır.

Tiroid hormonu tedavisi:
Ameliyat sonrasında hayat boyu tiroid hormonu içeren tabletler kullanılması gerekmektedir. Tiroid hormonu verilmesi iki amaca hizmet etmektedir; birincisi bu yolla eksik olan tiroid hormonu yerine konmakta, ikincisi hipofiz bezinden salgılanan TSH(tiroid stimulan hormon)  baskılanmaktadır. Yüksek TSH düzeyi  kalmış olabilecek tiroid kanseri hücrelerinin gelişmesine yardımcı olacaktır. Baskılama sonucu tiroid kanserinin nüks olasılığı azaltılmaktadır.

Tiroid hormonlarının ve TSH'ın kandaki düzeyi  istenen seviyeye gelene kadar kısa aralıklarla kanda tiroid fonksiyon testlerini kontrol etmek gerekir. İstene düzey elde edilince kontrol aralıkları seyrekleştirilir.

Radyoaktif iyot tedavisi (Atom tedavisi):
Bu amaçla yüksek doz radyoaktif maddeyle işaretli iyot hastaya ağızdan kapsül şeklinde veya damar yoluyla verilir. Genellikle total tiroidektomi sonrası vücutta kalmış olabileceği düşünülen sağlıklı tiroid dokusu veya kanserli dokuları yok etmek amacıyla uygulanır. Tiroid bezi tiroid hormonlarının yapımında iyot kullanır. Bu nedenle alınan iyot  tiroid hücreleri tarafından tutulur. Böylece radyaktif madde iyotla beraber tiroid hücreleri içine girer ve dokuyu yok eder. Radyoaktif iyot tedavisi ayrıca ameliyat ve tedavi sonucu nüks etmiş veya uzak organlara yayılmış tiroid kanserlerinde tedavi amacıyla kullanılır.

Radyoaktif iyot primer olarak tiroid hücreleri ve tiroid kanserli hücreler tarafından tutulduğundan, diğer dokuların zarar görme olasılığı düşüktür. Bununla beraber aşağıdaki yan etkiler görülebilir;

  • Bulantı
  • Ağızda kuruluk
  • Gözlerde kuruluk
  • Koku ve tat alma duyusunda değişiklik
  • Tiroid kanser hücrelerinin bulunduğu bölgelerde ağrı

Radyoaktif maddenin büyük çoğunluğu birkaç gün içinde idrar yoluyla vücudu terk eder. Bu süre içinde radyasyonu yaymamak için özellikle çocuklar ve hamileler başta olmak üzere insanlar uzak durulmasında fayda vardır.

 

TİROİD KANSERİNDE TAKİP


Tiroid kanseri düşük olasılıklada olsa tekrar edebileceği için tedavi sonrası düzenli kontrollerin yapılması hayati önem taşımaktadır. Bu kontrollerde dikkatli bir fizik muayenenin yanı sıra kan testlerinde tiroid fonksiyon testleri (sT4, TSH) ve tiroid kanser belirteci olan tiroglobulin'e bakılması gerekir. Tiroid hormonları TSH düzeyini düşük tutacak şekilde ayarlanmalıdır. Düşük TSH düzeyine rağmen tiroglobulin düzeylerinin normal sınırların üzerinde olması vücutta halen tiroid kanser hücrelerinin olduğunun göstergesidir. Bu durumda yeniden cerrahi ve/veya radyoaktif iyot tedavisi gerekebilir.
 

TİROİD KANSERİNDE PROGNOZ


Genel olarak bakıldığında tiroid kanserinin seyri mükemmeldir. Genç hastalarda seyir 40 yaş üstüyle karşılaştırıldığında daha iyidir. Tiroid kanserinin en sık görülen tipi olan tiroid papiller kanserde 25 yıllık sağkalım yaklaşık %99'dur. Zamanında tanı ve tecrübeli ellerde yapılan cerrahi tedavi ile tiroid kanseri korkulacak bir hastalık değildir.